Ancak dışarıda daha fazla zaman geçirmeleri sonucu el, ağız ve yüzey temaslarının artmasının yanı sıra sıcak ortamda yiyecek ve içeceklerde bulunan bakterilerin çoğalması ishale yol açarak sağlıklarını tehdit edebiliyor. Çoğu ishal tablosu hafif geçiyor ve bir hafta içinde bağırsak düzeni normale dönüyor.
Ancak özellikle 5 yaşın altındaki çocuklarda ishale kusmanın eşlik ettiği ve su içmesinin sağlanamadığı durumlarda vücutta oluşan sıvı kaybı hayatı tehdit edebilecek ciddi tablolar oluşturabiliyor. Acıbadem Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İrem Bulut, bu nedenle ishalin en belirgin özelliklerinden biri iştahsızlık olsa da özellikle kusmanın da yaşandığı durumlarda vücutta sıvı kaybına daha fazla dikkat etmek gerektiğini belirterek, “İshal geliştiğinde yapılan en önemli hata, çocukların sıvı alımı yerine yemek yemelerine odaklanmaktır. Besin tüketimini arttırmaları için zorlanan çocukların kusma ve bulantı şikayetleri daha çok artmakta ve vücutta sıvı miktarının azalmasına neden olmaktadır. Dolayısıyla ishal oluştuğunda çocuklar yemek yemeleri için zorlanmamalı ve mutlaka azar azar, sık sık su tüketmeleri sağlanmalıdır” uyarısında bulunuyor.
Bahar ve yaz aylarında hızla artıyor!
Çocuklarda normale göre dışkılama sayısında artış ve kıvamının cıvık/sulu olması durumu ishal olarak tanımlanıyor. Çeşitli virüs, bakteri ve parazit enfeksiyonlarının yol açtığı ishal ani gelişen akut ishal ve uzun süreli devam eden kronik ishal olarak ikiye ayrılıyor. Akut ishal; genellikle bir enfeksiyöz etkenin besinler veya temas yoluyla bulaşması sonucu oluşuyor. En yaygın görülen, genellikle virüslerin sebep olduğu ve gastroenterit tablosu olarak adlandırılan bu durum ortalama 7-10 gün sürüyor. Kronik ishal ise 14 günden uzun sürüyor ve altta yatan enfeksiyon dışı nedenlerin de mutlaka araştırılması gerekiyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İrem Bulut, akut gastroenterit ishalin enfeksiyon etkenlerinin artış gösterdiği bahar ve yaz aylarında zirve yaptığına işaret ederek, “Havuz ve deniz gibi ortak su kaynaklarının kullanılması, park ve bahçelerde daha fazla zaman geçirme sonucu el-ağız-yüzey temasının çocuklarda yoğunlaşması bu artışa katkıda bulunmaktadır. Ayrıca sıcak ortamda özellikle toplu tüketilen yiyecek-içeceklerde bakterilerin çoğalması da ishalin gelişimini kolaylaşmaktadır” diye konuşuyor.
En büyük risk vücutta sıvı kaybı!
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İrem Bulut, ishalde özellikle de akut döneminde en büyük riskin sıvı kaybı olduğu uyarısında bulunarak, “Vücutta sıvı kaybı oluştuğunda tedavide gecikilirse beyin-böbrek-karaciğer gibi hayati organların kanlanması bozulabilmektedir. Bunun sonucunda böbrek yetersizliği, dolaşım bozukluğu, hatta şok gibi hayati risk içeren tablolar oluşabilmektedir” diyor. Dr. İrem Bulut, vücutta sıvı kaybında çocukta görülen belirtileri ise şöyle özetliyor: “İdrar renginde koyulaşma, idrar sıklığının azalması, halsizlik ve uyku hali gibi sorunlar gelişmektedir. Bunların yanı sıra göz kürelerinin çökmesi, cildin ve ağız içinin kuruması, ciltte alacalı görünüm ve soluklaşma, kalp atışlarında hızlanma ile gözyaşının azalması, sıvı kaybının dikkat çekici özelliklerini oluşturmaktadır.”
Bu belirtiler varsa mutlaka doktora başvurun!
Dışkılama sayısında artış ishalin en temel belirtisini oluşturuyor. Dışkı sayısının günde 5-6 kereden fazla ve bol miktarda olduğu, kusmanın eşlik ettiği ya da çocuğun ağızdan su içmesinin sağlanamadığı durumlarda mutlaka hekime başvurmak gerektiğini belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İrem Bulut, sözlerine şöyle devam ediyor: “Ayrıca az sıvı tüketilmesi sonucu idrar rengi koyulaşabilir. Vücutta sıvı kaybı oluştuğunda çocuk halsiz ve uykuya meyilli, çevresiyle ilgisiz olur ve bu durumda acil olarak müdahale etmek gerekmektedir. Yine 6-8 saattir idrar çıkışı olmayan veya kanlı ishalin görüldüğü çocukların da hekim tarafından mutlaka değerlendirilmesi büyük önem taşımaktadır”
Tedavide sıvı desteği çok önemli!
Yeterli sıvı alımını sağlamak ve mevcut tablonun daha hızlı düzelmesine yardımcı olacak destek tedavileri uygulamak ishalin tedavisinde ana unsuru oluşturuyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İrem Bulut, bu amaçla probiyotik tedavisi ve çinko desteğinden yararlanıldığını belirterek, tedavi sürecini şöyle özetliyor: “Bunların dışında ishal diyeti yapmak ve yağlı/ çok şekerli besinlerden kaçınarak dışkı sayısının artmasını engellemek önemlidir. Genel durumu iyi olan ve ayakta tedavi edilebilecek olan çocuklarda eğer bulantı ve kusma varsa, bulantı gidericiler doktor kontrolünde yararlı olmaktadır. Bu sayede sıvı alımı ve beslenme daha rahat sağlanmaktadır. Ancak bulantı ilaçları hekim önerisi olmadan ezbere kullanılmamalıdır, çünkü ilaçlara bağlı yan etkiler gelişebilir. Sıvı kaybı olan ve tedavilere rağmen beslenmesi sağlanamayan çocukların ise tablo düzelene kadar hastane şartlarında damar yolundan sıvı tedavisi desteğiyle izlenmeleri gerekebilir.”
İshal geliştiğinde 6 kritik kural!
- El temizliğine özellikle dikkat edin
- Ev içinde bulaşma ihtimalini azaltmak amacıyla tuvaleti ayırın
- Bebeklik dönemindeyse bez atıklarını ayrı bir yerde muhafaza edin
- Azar azar ve sık sık su tüketmesini sağlayın
- Bebeklik dönemindeyse anne sütüne ağırlık verin
- Yağlı ve aşırı şekerli besinler yememesine özen gösterin
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
Bir yanıt bırakın